Sucker Punch (2011)


Bu zamana kadar uyarlama işler üzerinde çalışan Zack Snyder, ilk defa kendi hikayesini kurguladığı bir senaryoyla karşımızda. Adeta sinema perdesine çizgi roman çekiyor. Hikayeyi kendi kuruyor, yönetimiyle uğraşıyor, en acayibi yapımcılığını da kendisi yapıyor. Bu ilk yapımcılık deneyimi ve patlıyor. Her şeyi birden yapmaya çalışınca hikayede gözden kaçırdığı veya çekmeye fırsat bulamadığı bir sürü şey oluyor.

Genel duruşu itibariyle hiç fena olmayan bir film ama dikkatli gözler eksikleri çok net görecektir. Özellikle müzik teması üzerine kurulu Sucker Punch (2011), ilk bakışta dev bir müzik videosu gibi duruyor, müzik kanallarına ver oynatsınlar, konserlerde ver arka planda dönsün.. Efektler, sesler, renkler alıştığımız Zack Snyder; hikaye, makyaj ve oyuncu seçimi -hatta doğrudan baş rol tercihi- fiyasko!..


Emily Browning, bu filmin baş rolü için kesinlikle uygun bir tip değil. Çünkü oynadığı Babydoll karakterinin, 20 yaşında ve masum bir suratı olmalı. Browning bu film çekilirken 23 yaşında olmasına rağmen 33 duruyor ve kesinlikle bahsedilen-gösterilen karaktere yakışmıyor. Abbie Cornish, Jena Malone, Vanessa Hudgens, Jamie Chung ve Carla Gugino, bütün kızlar çok tatlı; Oscar Isaac ve Jon Hamm herifleri de çok tatlı... Aslında Emily de çok güzel kız ama bu rol için uygun göremedim, belki de sadece makyaj çok yanlış hissettirdi emin değilim.


Genç bir kız annesinin ölümüyle sarsılmışken üvey babası miras için hainlik peşindedir. Üvey babayla evde yaşanan bir arbede sonucu genç kız küçük kardeşini yanlışlıkla vurur. Yetkililere verilen ifade bu genç kızın akıl sağlığının yerinde olmadığı, toplum için tehlikeli olabileceği yönündedir. Üvey baba akıl hastanesindeki hademeyle anlaşır, genç kızı artık zor bir hayat beklemektedir.

Genç kız akıl hastanesindeki tiyatro sahnesini gördüğü anda burayı bir eğlence merkezi olarak hayal eder, zengin erkekler için eğlence merkezi. İçerdeki kızların hepsi burada çalışan dansçılar, sağlık görevlileri de eğlence merkezinin korumalarıdır. Babydoll kızlarla tanışır ve girer girmez buradan kaçmak için yaptığı plandan bahseder. Bu vakitten sonra hayali eğlence merkezinden firar planı devrededir. Hem de çok ilginç bir yöntemle. Dans ediyor gibi yaparak nedense izleyen erkekleri büyüleme yeteneği vardır Babydoll'ün, o büyüleyici dansı sırasında aslında hayalinde büyük savaşlar veriyordur. 3 katmanlı hayal yani, bir sene önce Inception (2010) yapıldı, dikkatinizi çekerim. Ki Nolan'la da bu filmden sonra bi yakınlaştılar, beraber iş yaptılar falan. Var bir hayalimiz...

Filmi çok tavsiye edemem ama izleyene de engel olmam, müzikler falan şahane.. 5/10..

10 Mayıs 2020