Arrival (2016)
Geçen gün uzatmalı WhatsApp grubumuzda arkadaşlarla konuşuyoruz, daha doğrusu onlar bi dolu konuşmuş ben yatmadan önce neler konuşulmuş onları okuyorum uykulu gözlerle. Ben okuyunca 'okundu' olarak işaretlendi ve sessiz sedasız yazılanları okuduğum fark edildi, bana laf atıldı sonra, "Erol, yakalandın!" diye. Sonra ben durumu anlatan, 'bi arkadaşa bakıp çıkacaktım' temalı mesajımı attım ama uyku sersemi kurduğum cümle çok saçma olduğu için anlamadılar ve çok uğraştılar anlamak için, inanılmaz uğraştılar boş adamlar.. Sonra vay efendim bu nasıl Türkçe de bilmem ne.. "Uyumadan öncr bi kücık okuyu yatmak işte" / "Nasıl kalkmadan önce bi küçük daha içilit"... Sonra bir bir itirafa şahlanıldı, "Ben de bazen yazacağım kelimenin önce ortadaki harfini yazıyorum", "Ben kelime unutuyorum cümlelerde" falan diye.. Birinin de çocukken kendi yarattığı alfabesi var ha.. Gece gece bu geyik döndü...
Neyse filme nasıl bağlıyorum bak, uzaylı filmi ya bu, adamların kendi alfabesi var. Adeta bir Gökher olmuşlar haberleri yok. Bi de bizi deniyolar, on iki farklı noktaya inerek bi şekiller falan.. Amerikan Çinlisi bilim kurgu yazarı Ted Chiang'ın 98'de basılan kitabı Story of Your Life'ın uyarlaması olan filmin yönetmeni Denis Villeneuve; geçen seneki Sicario (2015)'yu yapan adam..
Feleğin çemberinden geçmiş bir dil bilimci olan Louise, artık başıma daha kötü bi şey gelemez bu hayatta derken uzaylılar geliyor. Cünupsa demek ki.. Yalnız bu uzaylılar biraz acayip, koca kapsülle yüzeye yakın havada durmuş bekliyolar hem de dünyanın on iki farklı noktasında.. İşte hangi ülkenin sınırlarındaysa oranın bilim adamları görüşmeye gidiyor uzaylılarla. Bunlarla görüşmek için önce kapsüle gireceksin, sonra sana görünmelerini bekleyeceksin, ulan Dabbe mi çekiyoruz ne bu tripler..
Bizim işimiz Amerika'ya inenlerle, Çinliler direkt dövüşmeye başlamış uzaylıyla zaten.. Askeri tipler gece yarısı operasyonuyla Louise'i ve fizikçi Ian'ı olay yerine getiriyorlar ve buluşma gerçekleşiyor. Abbott ve Costello diye isim taktıkları ahtapot uzaylılar anca homurdanıyor, dilleri anlaşılır gibi değil. Louise'in muhteşem taktiği sayesinde iletişime geçiliyor, yazarak.. Yazılarını anlamak başta mümkün olmasa da zamanla dili çözüyor Louise. Fakat Amerika'da uzaylıyla dostluk bağları kurulurken Çin ve Rusya uzayın derdini anlamayıp ortalığı karıştırıyor. En önemli ve cevap bulunması gereken soru ise "Neden geldiniz?"
Amy Adams muhteşem burnuyla yine harikalar yaratıyor, Golden Globe'da da adaydı zaten. Film bütün sinemaseverlere tavsiye edilir kalitede. Yalnız uzaylı aksiyonu bekleyenler için sıkıcı bir film olabilir, uyarmak lazım; daha ağır, daha kaliteli şeyler sevenler sevecektir. Nedense bu filmin Oscar'da daha çok ilgi göreceğini sanıyorum, En İyi Uyarlama Senaryo adayı falan olabilir mesela, görcez.
180117