Cocktail (1988)


Cem Yılmaz bir gösterisinde laf arasında diyordu "Hayat öyle Tom Cruise'un Kokteyl filmindeki gibi değilmiş, hep öyle sandık". Merak etmiştim, yazmıştım bir köşeye hemen.

The Bank Job (2008)'un yönetmeni Roger Donaldson'ın kariyerindeki önemli işlerden biri olan Cocktail (1988), zengin bir iş adamı olmak isteyen genç Brian'ın (Tom Cruise) takım elbisesini giyip Manhattan'ın yüksek binalarındaki pek çok ofise iş görüşmesine girerek önce üniversiteye gitmesi gerektiğini öğrenmesiyle başlar. Pazarlama ve reklam konusunda yeteneği olduğunu anlatsa da her gittiği yerde önce diploma sorarlar. Kararlı çocuk Brian üniversiteye gitmeye karar verir.


Okuyabilmek için de bir yandan geçici bir iş yapması gerekecektir. Bir barın kapısında eleman arandığı yazmaktadır, girer ve işini iyi yapan bir barmene dönüşür. Okul sistemine de ayak uyduramayıp milyoner olma yolunu başka yöne çevirir. Barmenliği öğrendiği patronu Doug'dan (Bryan Brown) ayrılır, Jordan (Elisabeth Shue) diye tatlı bir kıza aşık olur ama milyoner olma tutkusundan hiç vazgeçmez. Bakalım olabilecek mi? Ben keyifle izledim, tavsiye de ederim henüz izlemediyseniz.


85'te çekilen ilk Back to the Future filmi beğenilince 3-5 yıl sonra devam filmi yapılmak istenmiş. Zaten benim pek beğenmediğim Claudia Wells'in oynadığı Martin'in sevgilisi Jennifer rolü için bu sefer Cocktail (1988) filmiyle meşhur olan Elisabeth Shue'ya teklif edilmiş. O da seve seve kabul ederek filmografisine iki klasik 'devam filmi' eklemiş. Hatta devam eden kariyerinde bir de benim çok beğendiğim Leaving Las Vegas (1995) var. Nicolas Cage'in başrolünde olduğu filmde Shue da başarılı bir performans sergilemişti. Sonra da zaten aldı yürüdü.

17.02.2013