Little Women (2019)


Amerikalı yazar hanımefendi Louisa May Alcott'un defalarca sinema ve tv dizisi uyarlaması yapılan klasik romanından aynı isimle uyarlanan tatlış bir film; yönetmeni de Greta Gerwig - bu sene Oscar'da "Neden kadınları yönetmen kategorisinde aday göstermediniz, oğlancı mısınız?!" haykırışlarına sebep olan senenin başarılı kadın yönetmeni. Bu haykırışları da bazen gereksiz abartıyorlar, abi Akademi'de adayları belirleyen ekip kadın düşmanı olabilir mi ya?! Her sene 1000 tane film yapılıyo, 20 tanesi iyi film çıkıyo, oradan da 5 yönetmeni seçiyolar işte; hadi bu 1000 filmin 20'sinin yönetmeni kadın olsun hadi 5'i iyi film yapmış olsun, girememiş abi demek o son 5'e nedir yani.. Aynı mevzu siyahiler için de.. E o zaman En İyi Kadın Yönetmen, En İyi Siyahi Yönetmen, En İyi Meksikalı Müzisyen diye sonsuza kadar kategori olsun, olmaz, azıcık istatistik bilin, ne zamanki piyasada 20 değil 500 kadın yönetmen çalışır, o zaman konuşursun.. Ben de konuşurum hatta, kesinlikle memnun değilim o kategoride 5 sakallı tip görmekten ama yok yani şimdilik, napalım.. Ayrıca - Greta'nın başımın üstünde yeri var ama bu seneki adaylardan daha iyi bir yönetmenlik de yokmuş yani ortada, izledik gördük!.. Kimse kusura bakmasın.. Hatta bence En İyi Erkek Oyuncu - En İyi Kadın Oyuncu diye ayırmak nedir, sizce de En İyi Oyuncu yeterli değil mi, bunu da düşünün, sonra Akademi'ye duyurmak için imza toplayalım!


Aynı evde 5 kadın da tamam, 10 kadın da! Ama sadece 2 adam saçma mesela, 2+ imkansız zaten; mutlaka bir kadın gerekir yine. Her yer kadın olsun, bak ne güzel. 4 kız günümüzde çok tamam da, herkes 2 kız yapsın kafadan. En az tek kız ama 2 kız daha güzel büyüyor bence, geliyor örnekler gözümün önüne, çok tatlılar. Hadi.

March Ailesi, babaları para kazanmak için çok uzaklara gittiğinden beri kız kıza yaşıyorlar, anneleri ve dört kız kardeş. Çok tatlı kızlar, biri müziğe yetenekli, biri yazıyor, hepsi çok güzel rol yapabiliyor. Çok eğleniyorlar beraber ama hep bir koca peşinde bu kız milleti, en büyük olan bir öğretmene aşık oluyor. Zengin komşularının oğluyla iyi arkadaşlar, oğlan en baştan beri yazar kıza yanık ama o kız evliliğe en uzağı, 3 numara da bu oğlana yanık ama o ablasına yanık diye ses etmiyo ama çok kıskanıyo falan. En küçük yazık hasta oluyo.. Böyle bir kız evi hikayesi, entrikalı, aşklı meşkli, bol eğlenceli; hikaye kendi penceresinden kadının toplumdaki yerini göstermeye çabalıyor.


Sadece zenginlerin atlı arabalarla ulaşım sağlayabildiği bir dönemde geçiyor film. 19. yy sonları diye tahmin etmekten kendimi alamıyorum. Pekala günümüze de uyarlanabilecek bir hikayeyi romanda anlatılan kostümlerle çekmek istemiş Gerwig. Günümüze uymama açısından sadece filmin sonundan endişe etmiş olabilir aslında ama Anadolu topraklarında günümüzde de aynı kaygıların olduğunu bilen bilecektir. Jo karakteri hikayenin sonunda bir roman yazıyor, kendi hikayelerini anlatan bir roman, o zaman anlıyoruz ki bu izlediğimiz hikaye aslında o roman. Yayıncısıyla hikayenin sonunu tartışıyorlar, adam diyor ki, kitap satsın istiyorsan bu ailenin son kızı da evlenmeli, ya evlensin ya ölsün diyor adam, net. Toplumda kadının olayı o çünkü, evlenmemenin tek sebebi olabilir, nefes almıyordur.


Kadrodaki kızlar bal olsalarmış (büyükten küçüğe): Emma Watson, Saoirse Ronan, Florence Pugh ve Eliza Scanlen. Kadrodaki diğer isimler ise: Laura Dern, Timothee Chalamet, Chris Cooper, Meryl Streep.. Oscar'da En İyi Film, Kadın Oyuncu (Ronan), Yardımcı Kadın Oyuncu (Pugh), Uyarlama Senaryo, Film Müzikleri ve Kostüm olmak üzere 6 dalda ödüle aday gösterildi ve sadece  En İyi Kostüm Tasarımı Oscarına layık görüldü. BAFTA'da da En İyi Kostüm ödülünü kazanmışlardı. Hakikaten de kostümler efsane!..

23.02.2020