Benim İçin Sadece Sen [2013]


Senaryosuna çok başarılı diyemeyeceğim bu öğrenci filmi/okul projesi, beraberlikleri kopma noktasına gelmiş bir çiftin, birinin birine diğerinden daha çok değer vermesi hikayesi. Kız, -suç işlemişçesine- ilgili davranarak, ilgisiz çocuğu iyice uzaklaştırıyor falan.. Ekip, GS Lisesi'nden Tophane'ye inerken sağda bulunan TÜRVAK'ın yani Türker İnanoğlu Vakfı'nın, görsel sanatlar alanında verdiği eğitim programından. Yani orada Sinema Müzesi falan var, başka bir binada da eğitim kurumu olmuşlar, oranın öğrencileriymişler, mezun olmuşlar..


Yönetmeni Devrimcan Kapdan, senaristi Gökçe Kavaklı, görüntücüsü ve kurgucusu M. Zeki Görgü.. Diyalogları çok zayıf, hikaye güzel işlenememiş; oyuncu yönetimi de zayıftı ki bence başrolde izlediğimiz Aylin Engör, epey istekli -nefes alış verişinden anladım-, sadece altyapısı olmayan bir karakter oynadığı için yeterince içselleştirememiş..

Yalnız benim asıl değinmek istediğim, kamera kullanımındaki rahatlık, özgüven.. Kurgu için aynı şeyi söyleyemem ama görüntü yönetimi cillop..


Geçen, yeni bir ofis tutmuş sinemacı bi abimize ziyarete gittim, orda otururken bir hanımefendiyle tanıştım.. Elimde de birkaç kitap vardı, fuara uğramıştım o gün, o kitaplardan yola çıkarak İtalyan Sineması konuştuk biraz, kısa film projemi konuştuk.. Sonra bana bi kitap önerdi, "Kısa film falan deyince şimdi aklıma geldi," dedi, "Jim Piper'ın Say Yayınları'ndan çıkan bi kitabı var, öğrencilerine verdiği derslerden notlar ve öğrencilerin yaptığı filmleri anlatıyor. Kısa filmlerdeki, amatör ruhtaki o özgürlüğü, güzelliği anlatıyor. Biz şimdi piyasadan çok etkileniyoruz ama onlar çok saf, çok güzel. Tavsiye ederim." dedi. Yazdım ben aklıma.. Şimdi de buraya yazdım tam oldu.


İşte bu filmde de, normalde "Aman hata yaparız, kur tripodu dursun" kafasından uzaklaşıp, bazı sahnelerde görüntüleme anlamında, yakalanan kadrajlarla çok güzel etkiler yaratılmış. Bazının altını çizdim, anladınız siz onu.

Yönetmen Devrimcan, 91'li, daha genç.. Yıllardır Beyoğlu Atlas Sineması'nın müdürü olan Cevdet Pişkin'in de torunu.. Ve bence heyecanını kaybetmeden daha sağlam bir hikaye ile ve bilgisayar tekniği/kurgu aşamasında da daha özverili çalışarak, hatta o oyuncu kızla da kopmadan, çalışmalarını sürdürmesini isterim.. Naçizane tavsiye işte..

Youtube'da filmin altındaki yorumları da okursanız göreceksiniz, tutturmuşlar 1.30'daki görüntü diye, ışık falan beğenilmiş.. Baktım ben de baya, buzdolabında yansıma falan mı var, onla mı dalga geçiyolar acaba dedim.. Yok.. Sonra anladım.. Kızın poposuna ışık vuruyo, kıvrımlar ayyuka çıkıyo.. Ulan ona nasıl dikkat ettiniz.. Sakın filmin izlenme sayısının kızın tatlılığıyla bir bağı olmasın..


Filmin en büyük eksiği müzik olmaması.. Sondaki şarkı da olmasaymış bari bi tarz olurmuş ama müziksiz eksik olmuş.. Bi de filmin izlenme sebebi kızın güzelliği falan olmasın sakın dedim ya, o sakın o anlamda değil, o yüzden de izlenecek tabii.. Güzel kız yakışıklı çocuk oynayacak.. Sonuçta estetik bir iş koymaya çalışıyosun ortaya.. O önemli!..

14.03.2014