Juno (2007)


Ben üniversiteye diye İstanbul'a yeni gelmişim, benden iki yaş büyük Ellen Page 20 yaşında işte o zamanlar. Belki daha kendinin de bilmediği bir lezbiyenlik varmış içinde, iki sene önce falan duyuldu bu haber. Çok sevdiğim bir Kanadalıydı, iyice sevdim o haberden sonra. Neden, çünkü zaten benimle bi kontağı yok bari elin adamlarına gitmedi..

Senarist hanım Diablo Cody'nin ilk, yönetmen Jason Reitman'ın ikinci uzun metraj filmi. Sonrasında Diablo bozdu ama Jason, Up in the Air (2009)'ı yaptı. Yıllar sonra tekrar beraber çalıştıkları Young Adult (2012) ise fiyasko oldu benim için..


Ellen Page'in harikalar yarattığı, rolün cuk oturduğu ve o dönem nerdeyse bütün festivallerde -Oscar dahil- 'En İyi Kadın Oyuncu' ödülüne aday gösterildiği film. Ama işin cort tarafı, o sene La Mome (2007)'la Marion Cotillard aldı bütün ödülleri.. Biraz da şansın olacak aga.. Aynen Jason Reitman'ın durumu da öyle, Coen Biraderler'in kariyerlerindeki en iyi filmine denk geldi, No Country for Old Man (2007).. Ama Akademi filme En İyi Senaryo Oscarı'nı verdi Allah'tan.. Aday olduğu En İyi Film, Yönetmen, Senaryo ve Kadın Oyuncu ödüllerinden sadece birini kazandı yani..


Kadrosu da çok çok tatlı olan film, oyuncuların kariyerlerinde önemli yeri olan bir iş, hepsi için, bence.. Yani ben hepsini önce burdan biliyorum.. Michael Cera, Jason Bateman, Jennifer Garner, J.K. Simmons ve Olivia Thirlby.. Bi tek Jennifer'ı sevemiyorum bu isimlerden, gerçi o da Dallas Buyers Club (2013)'la sevdirdi biraz kendini..

Peki bu efsane filmin hikayesi ne, neyine Oscar aldı?

16 yaşındaki değişik kız Juno, okul takımındaki karizmatik atlet Paulie'den hoşlanıyor. Kendince çok olgun olan Juno, sevişme vaktinin geldiğini ve bunu dramatik bir hale sokmadan halletmesi gerektiğini düşünüyor.
Sonra film, Juno'nun koca koca şişelerden meyve suyu içmesiyle başlıyor. Hamilelik testi için çiş gerekiyor sonuçta. Ve üçüncü kez görüyor pembe şirin artıyı.. Önce Paulie'ye, sonra kankisi Leah'ya sonra da babası ve üvey annesine söylüyor. Aldırmak içinden gelmiyor, anne olmak için de çok küçük, öyleyse bi aile bulup onlara verebilir.


Tam da böyle bir aile buluyor gazete ilanından. Çocuğu olmayan Vanessa ve Mark çifti, Juno'yla tanışıyor ve birbirlerini çok seviyorlar. Vanessa biraz takıntılı bir kadın ama Mark tam Juno'nun kafa dengi. Vanessa anne olmak için sabırsızlanıyor ama Mark sorun çıkaracak gibi.. Stres Juno'ya yaramayabilir.

Harika bir karakter Juno, o bilmişliği, mantıklı gibi ama tam da değil gibi halleri.. Muhteşem sevimli bi tip yani.
August Rush (2007)'la beraber doğum günlerinde hediye diye götürebileceğiniz filmlerden, ben çok yaptım. Gerçi artık dvd falan da kalmadı di mi; torrent linki hediye edin arkadaşlarınıza, aman ha sinemaya götürmeyin..

060316