Kiss Kiss Bang Bang (2005)


Ya şu Oscar'lık filmler bitince arşivdekilerden izlemeye başladım, eskiden izleyip de çok sevdiğim, silmeye kıyamadığım ve tekrar tekrar izlediğim filmler işte.. Ya o kadar tatlı bi film ki şu, bu kadar olur yani.. Brett Halliday diye bir yazar amcamızın bi romanının bir kısmından uyarlanmış, Shane Black uyarlamış sonra da yönetmiş zaten. Bu film Shane Black'in ilk yönetmenliği. Bu filmden önce senarist olarak bilinirmiş. Mel Gibson'lı Lethal Weapon (87, 89, 92 ve 98) serisinin yaratıcısı; 26 yaşında yazdığı ilk senaryosuna sonra üç devam yazılmış.. Ama tabii ki Shane Black asıl Iron Man Three (2013)'nin yönetmenliğiyle biliniyor.


Esas çocuğumuz Harry Lockhart, filmin anlatıcılığını da üstleniyor. Bir New Yorklu olarak Los Angeles'ta ne işi olduğunu anlatarak başlıyor. Yanlışlıkla oyuncu olma ihtimali üzerine katıldığı bir partide esas kız Harmony ile tanışıyoruz. Harry aslında onu çok önceden tanıyor. Harry, alacağı dedektif rolü için bir özel dedektif olan gey Perry'den ders alacakmış, yapımcısı hiçbir masraftan kaçmamış.

Perry ile göreve çıktığı bir gece hiç beklenmedik bir olayın içine giriyor. Yapmaya çalıştıkları ufak bir casusluk işiyken, durduk yerde gölde genç kız cesetleri, cesedin kafasına yanlışlıkla sıkılan kurşunlar, onları uzaktan izleyen maskeli adamlar. Yalandan dedektiflik öğrenmeye çalışan Harry, dedektif olup çıkar sonunda. Ya da etkilemeye çalıştığı çocukluk aşkı Harmony'ye öyle söyler.


Çok samimi, çok kaliteli bir macera. Çok eğlenceli, çok ince hareketler. Oyuncular zaten efsaneler, Robert Downey Jr. başrol.. Kariyerini toparlamaya çalıştığı dönemler işte; işe yaramaz bir şımarık mı, gerçekten iyi oyuncu mu onu anlamaya çalışıyor piyasa.. Genel bir kanıya göre, Chaplin (1992)'deki muhteşem performansının takdir edilmemesiyle, sektöre küsmüş ve bu işi sadece para için yapmaya başlamış ve boş zamanlarında -başta Akademi olmak üzere- bütün camiaya küfürler etmiş. Üstelik meşhur babayla büyümenin yan etkilerinden olan canki çocukluğu da nüksetmiş. (Bir rivayete göre, on yaşında ot içip, grup seks yapıyormuş, oha lan!) Neyse işte, bu filmi yaptığı dönem, bi silkelenip kendine gelmeye başladığı dönem. Daha kaliteli işler seçmeye başladığı dönem. Ki gerek Marvel için gerek Robert için kumar olan Iron Man girişimi de bu dönemin mutlu sonu, paçayı kurtardığının resmi.


Diğer oyuncular ise, -nedense benim için hep çakma John Travolta olacak- Val Kilmer, bu filmde dünyalar güzeli ama harici projelerde normal olan Michelle Monaghan ve küçücük bir rolle hikayeye inanılmaz bir tat veren Shannyn Sossamon ve model asıllı Angela Lindvall. Shannyn Sossamon, bir filminde, çamaşırhanede, üzerinde Türk bayrağı olan ve Türkiye yazan bir tişört giyiyordu; nasıl sevmiyimdi. Ayrıca bu filmde de çok kısa görünüp pembe saçlarıyla çok tatlı olması iyice efsane.. Filme puanım 9/10 bu arada..

080316