Black Swan (2010)


O nasıl role girmektir; Beyaz'ı oynarken zaten sorun yok ama Siyah'ı oynayacağı zaman aklı ona oyunlar oynuyor, kötülük yaptığını düşündürtüyor kendine.. Nası keko yorum ama.. Muhteşem bir film gerçekten. Tamam hikaye güzel, bıyıklı yönetmen Aronofsky de iyi çalışmış ama Natalie yakmış yıkmış, ki akabinde 'en iyi kadın oyuncu' Oscar'ını da kapmış.


Hani böyle bazıları vardır ya, hep çalışırlar.. Çok çalışırlar, çok disiplinli olurlar bunlar. Böyle biridir Nina, annesiyle baraber yaşamasının da disiplininde katkısı kaçınılmazdır. Balerindir Nina; uzun süredir bir grupla çalışmaktadır ve ufak rollerle sahneye çıkmaktadır hep. Ama disiplinli çalışmasının karşılığını alacağını düşünmektedir. Kuğu Gölü Balesi'ni oynayacaklardır ve 'Kraliçe Kuğu' rolünün peşindedir herkes. Bakınız 'herkes'.. 'herkez' değil.. Neyse... Kraliçe Kuğu, iki karakteri canlandırır: biri Beyaz Kuğu, kırılgan, masum falan filan hatırlamıyorum şimdi tam filmde dediklerini.. Diğeri Siyah Kuğu, Beyaz'ın ikiz kardeşi ama tam tersi özellikler hırçın, asi.. Beyaz Kuğu, Prens'e aşıktır. Siyah gelir Prens'i ayartır. Beyaz intihar eder.. Oynayacakları oyun budur. Oyunun yönetmeni (Vincent Cassel) Nina'nın (Natalie Portman) çok iyi bir Beyaz olduğunu ama Siyah için çalışması gerektiğini düşünür. Rolü kapar ama gereğinden fazla çalışıp kafayı yer. Her kafayı yemiş oyuncu gibi Nina da sahnede harikalar yaratır.. Ve onun bu role hazırlanma döneminde; bir nevi onu role hazırlayan bir karakter vardır ki adı Lily'dir. (Mila Kunis) Tam bir Siyah Kuğu'dur Lily. Yerim ben onu..


Mila da çok iyi Natalie de çok iyi.. Yönetmen Darren Aronofsky de çok iyi hatta.. Filmde olay yaratan sahneler de vardır: Natalie'yle Mila'nın sevişme sahnesi mesela. Sonra Natalie'nin mastürbasyon sahnesi.. Bunlar da var yani aklınızda bulunsun..

5.3.12