Rocketman (2019)


ŞAH-HAY-NEY!!! Süperstar Elton John'un hayat hikayesi!. Çok tatlı, çok dokunaklı, çok doğru bir film. Finalindeki bir cümlecik dışında! "26 yıldır ağzına içki sürmüyor ve eşi tarafından artık gerçekten seviliyor!" Yaaa yapma şunu dedim görünce; ne kadar tutarlı, gerçekçi anlattın bütün hikayeyi sonunda böyle yağcı bir söylem hoş olmadı. İçkisi tamamdır da gerçekten sevildiğini kim nereden biliyor! Nedenini de anlayabiliyoruz tabii ki çünkü yapımcılar kısmında Elton John ismi de geçiyor.


Filmin yönetmeni, Dexter Fletcher; hemen baktım daha önceki işlerine. Daha filmi izlerken karşılaştırmaya başladığım Bohemian Rhapsody (2018)'nin yapımcılarındanmış kendisi. Aktör asıllı sinemacının yönetmenlik yaptığı birkaç filmi var, not aldım onları da. Bohemian Rhapsody (2018) ile karşılaştıracak olursam, hikaye anlatımı ve genel teknik yönetim açısından Rocketman (2019) her türlü geçiyor. Çok beğendim. Senarist Lee Hall, Görüntü Yönetmeni George Richmond, Kostüm Tasarımcısı Julian Day -ki Bohemian Rhapsody (2018)'de de onun imzası vardı- ve tabii ki başrol Taron Egerton.


Eşcinsel bir bireyin kendini nasıl gizlediğini, gizleyemediğinde ne olduğunu, içe atışları dışa vurumları, başka pencerelerden gösteren bir hikaye. Tabii ki karakterin Elton John olması, müzikal anlamda sahip olduğu yeteneğiyle gelen şöhret ve nakit akışı her şeyi değiştiriyor. Normal bir gey hikayesi izlemiyoruz. Bu arada normal şartlarda eşcinsel hikayelerin beni rahatsız ettiğini, izlemeyi çok tercih etmediğimi defalarca yazmışımdır ama bu filmdeki gibi cinselliği yerinde kullanımlar hiç rahatsız edici durmuyor. Hala daha çok anlam veremiyorum ama saygı duyarım, kim kimle istiyorsa öpüşsün tabii de Elton'un annesinin şu lafı da çok yanlış sayılmaz sanki: "Bu yüzden hiçbir zaman gerçekten sevilemeyeceksin!" Anne baba sevgisi zaten görmüyor onu geçtik de, bir erkeği bir kadın gibi kimse sevemez mesajlı anne öğüdü. Gerçi dinime küfreden müslüman olsa bari diyebileceğimiz, hayatı boyunca ne sevmiş ne sevilmiş bir kadın olarak gördüğümüz annesi Sheila (Bryce Dallas Howard) bunu diyor. (Anneyi oynayacak kadar yaşlandı mı bu kadın ya!) Ama olsun, ben sevdim o lafı. Ben kadın-erkek mükemmel uyumundan tarafım!

Elton John, ben doğmadan önce zaten epey meşhur olmuş, ben lise yıllarında onu dinleyebilecek yaşlardayken müziği neredeyse bırakmış, şu anda da taşıyıcı anneler sayesinde evli mutlu çocuklu, tombik bir babalık kendisi. Filmin sonundaki o "26 yıldır ağzına içki sürmüyor ve eşi tarafından artık gerçekten seviliyor!" yazısı da bu mutlu aile tablosunun üstüne geliyor.


Filmde, alkol ve uyuşturu sorunları çerçevesinde, ailesi ve arkadaşlarıyla olan ilişkileri, sevgiye muhtaçlığı ve kostüm çeşitliliği işleniyor. Özellikle kostümleri ve tabii ki gözlükleri için büyük bir bütçe ve zaman harcandığı ortada. (Belki de saklandıysa orijinalleri bile kullanılmış olabilir bazı sahnelerde) Eğer bu seneki Akademi Ödüllerinde bu bağlamda bir adaylık göremezsek yazık olur. Ayrıca geçen sene Bohemian Rhapsody (2018)'deki Rami Malek'e ödül verenler, bu filmin yıldızı Taron Egerton'u es geçerse bozulurum.

En sevindiren şey de, bu tarz biyografik filmlerin popüler olması ve büyük bütçelerle güzel şekilde çekiliyor olması. Çok eksiğim olan, öğrenmek istediğim, izlemekten keyif aldığım hikayeler bunlar. O da eminim çok severdi.

101119