ŞAŞKIN MEHMET ŞİMDİ N'APIYOR?


Öncelikle buna bi bakmak istenebilir: bkz. bu..

Çok kimse bilmez Mehmet'in Zeynep için zaman içinde neler yaptığını. Sadece radyoda sesini duyup, İstanbul'dan tatil cenneti Alanya'ya gidişi bilinir. Bir otelde stajyer olan Zeynep'i bulmak için kırk takla atan Mehmet sonunda muradına erer ve romantik bir aşk başlar. Hani ikisi de gerçek aşkın peşindeki kırık kalplilerdi de birbirlerini bulduklarında kaçınılmaz olarak aşırı mutlu bir ilişkileri olacaktı ya, işte o öyle olmadı.

Sahne sanatları okuyan Mehmet, Zeynep'in peşinden gittiği sene sınavlarına giremediği için okulu uzamış, okulu uzadığı için babasıyla arası bozulmuş, babasıyla arası bozulunca parasızlıktan köye dönmek zorunda kalmış, köye dönüp tarlada çalışınca da babasının gözüne girmiş, öyle olunca da geri gelip okula devam etmişti. Bunların hepsi bir ay içinde olmuştu. Aradan birkaç sene geçti, iş hayatı başladı. Zeynep'le de ilişkileri fena değildi. Yani en azından Mehmet öyle sanıyordu.

Mehmet'in ev arkadaşı Çetin çapkınlığıyla nam salmış bir tipti, ta o zamanki tatil macerasında Zeynep'in kankisi Elif'le sevgili olmuştu. Çetin'le Elif sık sık ayrılıp barışıyordu. Mehmet çalışıyordu. Zeynep, zaman zaman gerçek aşka dair ümitsizliklere kapılıyor ve her seferinde Mehmet onu ikna ediyordu. Mehmet çalışıyordu.

Mehmet'in şehir dışı turneye gittiği bir ara Zeynep'in aşka olan inancı yine zayıfladı ve Mehmet'in ev arkadaşı Çetin'i boş bulunduğu bir anda alaşağı etti. Zaten bu konularda kaypak bir kişiliği olan Çetin kendine hakim olamayıp Zeynep'le beraber oldu. Çetin'den her şey beklenirdi de Zeynep hayal kırıklığı yaratmıştı. Olayı öğrenen Elif kıyameti kopardı ve ortada ne aşk, ne arkadaşlık, ne kankilik, hiçbir şey kalmadı. Mehmet çok yoğun çalışıyordu o ara, durumu öğrenince büyük bir düşüş yaşadı.

Ortadan kaybolan Mehmet'in üç beş sene boyunca kimselerle görüşmediği, telefonlara çıkmadığı, işi gücü bıraktığı haberi gazetelerin magazin sayfalarında küçük kutucuklarda yer buldu. Bu zaman içinde sadece Alanya'daki otel müdürü A. Rıza Bey'le görüştüğünü hissediyordum. O da büyük aşıktı. Aşıklar anlar birbirinin halinden. Sonra kendine gelmeye başlayan Mehmet. A. Rıza Bey çevresini kullanıp Mehmet'in tekrar piyasaya dönebilmesine yardımcı olmuş. Ama artık müzikal falan kalmadı diye dizi yönetmenliği yapmaya başlamış.

Üç sezondur oynayan bir gençlik dizisinin yönetmeni şu an. Başrolde de Itır diye gençten güzel bi kız var. Onunla sevgiliymiş. Reklam aşkı falan diyolar da üç senedir reklam mı kalır, olan olmuş orada. Bir röportajlarını gördüm geçen gün, hem diziden hem kendilerinden konuşuyolardı. Itır gıy gıy keman çalıyomuş çocukluktan beri ama hiç ilerletememiş, gülerek anlatıyodu. Ne kadar mütevazı kız dedim... Bi anda şimşekler çaktı bende.
Hatırlıyo musunuz, Mehmet'in Zeynep'le tanıştığı o otelde keman çalan küçük bi kız vardı, hani ressam bebe buna aşıktı, onun da adı Itır'dı di mi? Acaba mı dedim ama emin de olamadım. Öyle olsa bilirlerdi herhalde. Gerçi kız çok küçüktü, Mehmet desen o dönemleri komple sildi attı. Bak aşırı magazin mevzu çıkar ha buradan, bence üzerine gidilsin.

Bu arada Çetin de reklamcı olmuş, görüşüyolar arada Mehmet'le. Eskisi gibi değiller tabii de Vegas'ta olan Vegas'ta kalmış. Biz çıkalım kerevetine.

Şubat 2017

not: Mağara'da yazılısinema köşesinde başlayan Şimdi N'apıyor? yazıları, derginin kısa yayın hayatı sebebiyle tam gelişemeden bitti. Hayır, bitmedi dedim, her ay burada yazmaya karar verdim. Önceki yazıları da buraya ekledim. Şimdi N'apıyor? etiketine tıklarsanız, hepsi orada..