Viva Zapata! (1952)


Meksikalı devrimci Emiliano Zapata'nın hikayesini kaleme alan Amerikalı romancı John Steinbeck'in yazdığı senaryoyu filme alan Elia Kazan, Osmanlı'nın çöküş döneminde Kayseri'de dünyaya gelmiş bir Yunan'dır. Tam soyadı, Kazanjoglous ancak Cumhuriyetten sonra Elias Kazancıoğlu oluyor, sonra Amerika'ya yerleşince de son hali olan Elia Kazan'ı kullanıyor. Kariyeri boyunca çok yetenekli adamlarla çalışma fırsatı bulan Elias, Marlon Brando ile Viva Zapata! (1952) ve On the Waterfront (1954)'ta, James Dean ile de East of Eden (1955) filminde çalışıyor. 52'de senaryosunu çektiği Steinbeck'in 55'te de Cennetin Doğusu romanını uyarlıyor. Yani efsanelerle çalışan efsane yönetmen, onu diyorum..


Zapata, bi toprak meselesi yüzünden, parası olan bir adamdan zorbalıkla sahip olduğu topraklarını geri alamayınca üst mercilere şikayette bulunuyor. Ama 'bugün git yarın gel'ci zihniyet, canını sıkıyor, atar yapıyor ve göze batıyor Zapata. Yapma Zapata.. Zor zamanlar geçiriyor, dağa çıkıp eşkiyalık yapıyor. Hakkını kendi yöntemiyle aramaya kalkıyor. Derken büyük bir devrimin lideri oluveriyor. Devrim sonuç veriyor, General Zapata göreve başlıyor. Millet derdini açıyor, Zapata yardım yolu düşünüyor. Gün geliyor, zamanında kendine yapılan 'bugün git yarın gel'i yaparken buluyor kendini.. Hemen kendine geliyor.


Marlon Brando'nun hayat verdiği Zapata.. Zapata'nın aşkını Jean Peters, abisini Anthony Quinn oynuyor.. Oyunculuklar çok iyi değil diyecem de şimdi, "Ulan o zamanlar ne bu kadar tekrar var, ne bi oyuncu koçu" diye düşününce ortadaki malzemeye saygı duymamak elde değil. Hikaye zaten muhteşem.. Film siyah-beyaz.. imdb.com puanı da 7.6; ben de 6 verdim..

Ayrıca, Steinbeck'in klasikler arasında gösterilen Fareler ve İnsanlar'ını okumadıysanız okuyun ha. Hatta bi de İnci var, onu da okuyun bence.. Geçen fuardan aldığım Tutku Otobüsü'nü ise daha elime almak nasip olmadı..

Alın size detay!
Film daha yeni çıkmış.. Türkiye'ye gelmiş.. Yalnız, üç hafta önceden biletler alınırmış! Zaten az sinema var, bir de Marlon Brando filmi olunca tabii.. Eskiden böyleymiş.. Nerden bildim, şurdan bildim; Seyfi Dursunoğlu anlattı.. "O dönem ne oynuyodu sinemada, en aklınızda kalan film nedir?" diye sordum, bunu anlattı.. E, ben de size anlattım, böyle böyle öğrenecez her şeyi, hayırlısı..

05.03.14