Silence (2016)


Filmle ilgili kötü yorumlarımı biraz geciktirmek için yıllar önce Martin Scorsese ve Woody Allen'ın bir sohbetinde denk geldiğim ilginç ifadeye yer vermek istiyorum: "Oyuncu seçimi filmlerin en zor şeylerinden biri. Bir sürü küçük ve zavallı oyuncu görüyorsunuz, hepsi de rol için geliyorlar. Bu korkunç bir şey. İyi oyuncular da 'Rol çok küçük, eğer seninle çalışacaksam daha büyük bir rol isterim' diyorlar." 90'ların başında sanırım, Scorsese tarafından söylenmiş bu sözler.

Japon yazar Endo'nun tarihi romanından uyarlanan Silence (2016), usta yönetmen Scorsese imzası taşıyor. Yönetmenin bütün filmlerini olmasa da tarzı, tavrı, sineması hakkında fikir sahibi olacak kadar işini gördüm, saygı duydum. Bu filmi için çok olumlu hisler bulunmasa da içimde, bakınca diyorsunuz bir ustanın elinden çıkmış diye. Hikaye etkili ama biz ne acılar gördük sinemada, onun için bu teğet geçti. Sıkıcıya düşen filmin süresi üç saate yakın, rahipler gayet acemi.


Çok yıllar önce -17. yy falan yazmıştı galiba- Hıristiyanlık inancını yaymaya çalışan bir grup üst düzey pederin yolu Japonya'ya düşmüş. Japonlar Budist, hiç olmadı putist.. Pederlerin çalışmaları sonucu bir Hıristiyanlık ışığı görülünce ortamlarda, yönetim sert tedbirler almaya başlıyor; öldürüyor milleti. Koyuyor İncil'i yere, bas bakiyim üstüne, basamazsa "Hıristiyan bu, yakın!". Orada durum böyleyken, yıllar sonra bir peder mektubu Avrupa'ya ulaşıyor. Bir tapınaktaki cevval iki genç din adamı, orada hayatta kalan Hıristiyan kardeşlerimize yardıma gitmeliyiz deyip düşüyorlar yola. Hayatta kalmak için o dönem dinden dönen Peder Ferreire, karşısında uzun yoldan gelen Rodrigues ve Garupe'yi görünce ne yapacak dersiniz?!

Tamam, aslında vurucu hikaye ama bir saati çöp yani hocam, ustam, efsanem Scorsesem, yapma.. Kadrodaki isimler, Liam Neeson, Andrew Garfield ve Adam Driver şeklinde. Gerisi Japon.. Oyuncu seçimi hakkındaki konuşmasına tekrar bakarsak, çok da içine sinerek seçtiğini söyleyemeyiz zaten. Ama her yönetmenin bir oyuncusu vardır derler ya, bunun ki de malumunuz üzre DiCaprio, gerisi fasa fiso sanki.

Ben bu filmi sevmedim arkadaş.. Oscar'da En İyi Görüntü Yönetimi Adayı idi, doğru adaylıkmış ona lafım yok..

090417