Tamam kabul, ismine kanıp izledim. Ama gayet de polisiye bir film çıktı. Almanca-Fransızca karması bir dille konuşuluyordu filmde. Daha çok sinirlendiklerinde Almanca oluyordu. Filmin sonlarına doğru bir yerde 'benim güzel İsveçim..' gibi bi'şeyler söylendiğinde, haa dedim, İsveççeymiş filmin dili.
Studio 69 olan polisiye romandan uyarlandığını okuduğum filmin hakkında yaptığım ufak araştırmada, bir seri-kitap uyarlamasının altıda biri olduğunu öğrendim. Yazarı Liza Marklund olan serinin baş kahramanı Annika Bengtzon, inatçı, cesur, sarışın bir gazeteci. Yakışıklı bir kocası, iki de çocuğu var. İşine düşkünlüğü, ailesini bazen ikinci plana atmasına yol açıyor.
Studio Sex isimli striptiz kulüpte çalışan bir kızın, çıplak ve ölü bedeninin bulunmasını haber yaptıktan sonra; -nedense polisin pek ilgilenmediği- cinayeti aydınlatmaya çalışıyor bu filmde..
Studio Sex (2012)'le beraber serinin üç filmini Agneta Fagerström-Olsson yönetmiş. Kahramanımız Annika'yı seri boyunca Malin Crepin oynuyor. Polisiye severlere tavsiye edilebilir mi bilmiyorum, çok iyi bir film değil ama seri film seviyorsanız güzel olabilir. Yine bir İsveç'linin kaleminden çıkan Milenyum Üçlemesini hatırlayınız.. Bu filmler de aynı yapımcıdan.. 2004'te ölen Stieg Larsson'un üçü de 2009'da filme çekilen romanlarının Hollywood uyarlamalarını David Fincher çekiyor..
Dilleri çok enteresan olduğu için İsveç filmlerine sarabilirim..
26.11.2012